Tester Nedir?

Bir yazılım testçisi, bir yazılımın veya web sitesinin düzgün çalıştığından emin olmak için çalışan kişidir. Hatalı uygulamaların veya diğer teknolojilerin müşteriye ulaşmasını önlemeye çalışırlar. Bir yazılım testçisi, ürün geliştirme aşamasındayken çeşitli manuel ve otomatik testler yaparak bunu başarır.


1. Testçilerin amacı, ürünü bozmaya veya arızaya zorlamaktır. Bu, geliştiricilere ürün piyasaya sürülmeden önce gerekli ayarlamaları yapmaları için bilgi sağlar.


2. Yazılım testçileri, yazılım geliştirme yaşam döngüsünün önemli bir parçasıdır ve bir organizasyonun ürününün mümkün olan en yüksek kalitede olmasını sağlar.


3. Testçiler, erken aşamada sorunları tespit ederek zaman kazandırır ve verimliliği artırır. Ayrıca, geliştiricilerin yakın zamanda üzerinde çalıştıkları kodları ayarlamaları daha kolaydır.


4. Yazılım testçisi olmak, çeşitli sorumlulukları içerir. Manuel veya otomatik test yapıyor olmanız fark etmeksizin, test planlaması yapmayı, test durumlarını geliştirmeyi ve uygulamayı, test sonuçlarını değerlendirmeyi ve belgelemeyi bilmek gereklidir.


Yazılım testeri deneyim sahibi olması gereken bazı teknikler şunlardır:

• Birim testi (Unit test)
• Sistem testi (System test)
• Siyah Kutu testi (Black Box test)
• Yük testi (Load test)
• Kullanıcı Kabul testi (UAT – User Acceptance test)
• Ölçeklenebilirlik testi (Scalability test)


Sahip olunması gereken teknikleri detaylamasına inceleyelim.



1-) Birim testi: Birim testi bir programı birimler adı verilen daha küçük, test edilebilir parçalara ayırmayı ve beklendiği gibi davrandığından emin olmak için her birimi ayrı ayrı test etmeyi içeren bir yazılım test tekniğidir. Bu birimler genellikle programın geri kalanından bağımsız olarak test edilebilen bağımsız işlevler, yöntemler veya kod modülleridir.

Birim testinin temel amacı, bireysel kod birimlerinin doğruluğunu doğrulamak ve geliştirme sürecinde hataları mümkün olduğunca erken tespit edip düzeltmektir. Geliştiriciler, kodu küçük, yalıtılmış birimlerde test ederek sorunları daha karmaşık ve düzeltilmesi pahalı hale gelmeden önce tespit edip düzeltebilirler.

Birim testi, yazılım geliştirmeye yönelik Test Odaklı Geliştirme (TDD) yaklaşımının önemli bir parçasıdır. TDD’de geliştiriciler, asıl kodu yazmadan önce birim testleri yazar ve yazdıkları kodun testte belirtilen gereksinimleri karşıladığından emin olur. Bu yaklaşım, geliştirme sürecinin erken aşamalarında hataların yakalanmasına yardımcı olur, nihai ürünün kalitesini artırır ve hata ayıklama için harcanan süreyi azaltır.

Birim testinin en önemli faydalarından biri, hataların programın diğer bölümlerine yayılmasını önlemeye yardımcı olmasıdır. Bir birim testinde bir hata bulunduğunda, sorunun kapsamı söz konusu birim ile sınırlı olduğundan düzeltilmesi genellikle daha kolaydır. Bu, programın diğer bölümlerinin aynı hatadan etkilenme riskini azaltır; bu, izlenmesi ve düzeltilmesi zor ve zaman alıcı olabilir.

Birim testleri, genellikle geliştiricilere test yazmak ve yürütmek için araçlar sağlayan test çerçeveleri veya kitaplıkları kullanılarak otomatikleştirilir. Bu çerçeveler, geliştiricilerin test senaryolarını ve beklenen sonuçları tanımlamasına ve derleme sürecinin bir parçası olarak testleri otomatik olarak yürütmesine olanak tanır. Bu otomasyon, testlerin tutarlı ve sık bir şekilde yapılmasını sağlamaya yardımcı olur ve bu da hataların daha erken ve daha verimli bir şekilde yakalanmasına yardımcı olur.

Etkili birim testleri yazmak için geliştiricilerin birkaç en iyi uygulamayı takip etmesi gerekir. Bunlar şunları içerir:

a-) Her seferinde bir birimi test etme: Her test tek bir kod birimine odaklanmalı ve programın diğer bölümlerine bağlı olmamalıdır.

b-) Tüm olası yolların test edilmesi: Testler, her birim için tüm olası girdi ve çıktı senaryolarını kapsamalıdır.

c-) Testleri tekrarlanabilir hale getirme: Testler deterministik olmalı ve farklı ortamlarda veya makinelerde bile tutarlı bir şekilde tekrarlanabilmelidir.

d-) Net, özlü testler yazmak: Testler, neyin test edildiğine ve neyin beklendiğine dair net açıklamalarla birlikte okunması ve anlaşılması kolay olmalıdır.

e-) Testleri güncel tutma: Testler, kod geliştikçe güncellenmeli ve sürdürülmeli, böylece geliştirme süreci boyunca ilgili ve yararlı kalmaları sağlanmalıdır.

Sonuç olarak Birim testi, modern yazılım geliştirmenin önemli bir bileşenidir ve geliştiricilerin daha güvenilir, sağlam ve sürdürülebilir kod oluşturmasına yardımcı olur. Geliştiriciler, kodu daha küçük, test edilebilir birimlere ayırarak ve sık sık otomatik testler çalıştırarak hataları erkenden yakalayabilir ve kodlarının beklendiği gibi davranmasını sağlayabilir. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla birim testi, yazılım kalitesini artırmanın ve hata düzeltme ve bakımla ilgili maliyetleri azaltmanın etkili bir yolu olabilir.


2-) Sistem testi: Sistem testi, bir yazılım sistemini bir bütün olarak değerlendirmek için kullanılan bir yazılım test tekniğidir. Yazılımın doğru çalışmasını ve amaçlanan ortamda belirtilen gereksinimleri karşılamasını sağlamak için tasarlanmıştır. Sistem testi genellikle birim testi ve entegrasyon testi tamamlandıktan sonra gerçekleştirilir.

Sistem testi, bir kara kutu test tekniğidir, yani test edenlerin test edilen yazılımın dahili çalışmasına erişimi yoktur. Bunun yerine, sistemin dış davranışına odaklanırlar ve performansını bir dizi önceden tanımlanmış kritere göre değerlendirirler.

Sistem testinin amacı, yazılım sisteminin doğru çalıştığından ve proje belgelerinde belirtilen iş ve kullanıcı gereksinimlerini karşıladığından emin olmaktır. Bu, sistemin güvenilir, güvenli, ölçeklenebilir olduğunun ve normal ve anormal koşullar altında beklendiği gibi çalıştığının doğrulanmasını içerir.

Sistem testi genellikle üretim ortamından ayrı bir test ortamında gerçekleştirilir. Bu, test uzmanlarının gerçek dünya senaryolarını simüle etmesine ve gerçek kullanım sırasında ortaya çıkabilecek sorunları belirlemesine olanak tanır.

Sistem testi süreci genellikle aşağıdaki adımları içerir:

a-) Test Planlama: Bu aşamada, test ekibi test stratejisini ve yaklaşımını tanımlar, test hedeflerini ve kapsamını belirler ve test ortamını ve test verisi gereksinimlerini belirler.

b-) Test Tasarımı: Bu aşamada test ekibi, test edilen sistemin gereksinimlerine ve özelliklerine göre test senaryoları ve test senaryoları oluşturur.

c-) Test Yürütme: Bu aşamada, test ekibi test durumlarını yürütür ve sonuçları kaydeder. Test sırasında bulunan herhangi bir kusur veya sorun, çözüm için geliştirme ekibine bildirilir.

d-) Test Raporlaması: Bu aşamada, test ekibi test sürecinin sonuçlarını özetleyen raporlar oluşturur. Bu raporlar, yazılım sisteminin kalitesi ve sistem üretime geçmeden önce ele alınması gereken sorunlar hakkında fikir verir.

Aşağıdakiler de dahil olmak üzere gerçekleştirilebilecek çeşitli sistem testi türleri vardır:

e-) İşlevsel Test: Bu test türü, sistemin doğru çalıştığını ve proje belgelerinde belirtilen iş ve kullanıcı gereksinimlerini karşıladığını doğrular.

f-) Performans Testi: Bu test türü, beklenen kullanıcı ve işlem hacmini kaldırabilmesini sağlamak için sistemin performansını farklı yükler ve stres koşulları altında değerlendirir.

g-) Güvenlik Testi: Bu tür testler, sistemin yetkisiz erişime ve veri ihlallerine karşı koruma yeteneğini değerlendirir.

h-) Kullanılabilirlik Testi: Bu test türü, sistemin kullanım kolaylığını ve kullanıcı arayüzü tasarımını değerlendirir.

i-) Uyumluluk Testi: Bu test türü, sistemin farklı ortamlarda ve farklı donanım ve yazılım yapılandırmalarında doğru çalışıp çalışmadığını kontrol eder.

Sonuç olarak, sistem testi, yazılım sisteminin doğru şekilde çalışmasını ve belirtilen gereksinimleri karşılamasını sağlayan, yazılım geliştirmenin kritik bir bileşenidir. Sistem testi, gerçek dünya senaryolarını simüle ederek ve sistemin performansını önceden tanımlanmış kriterlere göre değerlendirerek, sistem üretime geçmeden önce sorunların belirlenmesine ve çözülmesine yardımcı olur. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla sistem testi, yazılım sistemlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmanın etkili bir yolu olabilir.



3-) Kara Kutu Testi: Kara kutu testi, bir yazılım sisteminin işlevselliğini, iç yapısını veya uygulama ayrıntılarını incelemeden değerlendirmek için kullanılan bir yazılım test tekniğidir. Kara kutu testinde, test eden kişi test edilen yazılımın dahili işleyişi hakkında hiçbir bilgiye sahip değildir ve yazılımla yalnızca harici bir bakış açısıyla etkileşime girer. Bu yaklaşım, test uzmanlarının, son kullanıcının deneyimlediği gibi, yazılımın harici davranışına ve işlevselliğine odaklanmasını sağlar.

Kara kutu testi, yazılım sisteminin giriş ve çıkışlarını test ederek ve davranışını önceden tanımlanmış bir dizi kritere göre değerlendirerek gerçekleştirilir. Kara kutu testinin amacı, yazılım sisteminin dahili yapısından veya uygulamasından bağımsız olarak beklendiği gibi davranmasını ve belirtilen gereksinimleri karşılamasını sağlamaktır.

Aşağıdakiler de dahil olmak üzere kara kutu testinin çeşitli avantajları vardır:

a-) Test uzmanlarının, test edilen yazılımın dahili işleyişi hakkında bilgi sahibi olmaları gerekmez; bu, kara kutu testinin teknik olmayan test uzmanları tarafından gerçekleştirilebileceği anlamına gelir.

b-) Kara kutu testi, yazılım sisteminin işlevselliğinin ve davranışının son kullanıcı perspektifinden daha kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesine olanak tanır.

c-) Kara kutu testi, diğer test teknikleriyle ortaya çıkarılmamış olabilecek sorunları ve kusurları belirlemeye yardımcı olabilir.

d-) Kara kutu testi, yazılım sisteminin belirtilen gereksinimleri karşılamasını ve gerçek dünya senaryolarında doğru şekilde davranmasını sağlamaya yardımcı olabilir.

Aşağıdakiler de dahil olmak üzere yazılım sistemlerini değerlendirmek için kullanılabilecek çeşitli kara kutu test teknikleri vardır:

e-) İşlevsel Test: Bu test türü, yazılım sisteminin düzgün çalıştığını ve proje belgelerinde belirtilen iş ve kullanıcı gereksinimlerini karşıladığını doğrular.

f-) Regresyon Testi: Bu tür testler, yazılım sistemindeki yeni değişikliklerin veya güncellemelerin mevcut işlevselliği olumsuz etkilememesini sağlamak için yapılır.

g-) Performans Testi: Bu test türü, beklenen kullanıcı ve işlem hacmini kaldırabilmesini sağlamak için yazılım sisteminin performansını farklı yükler ve stres koşulları altında değerlendirir.

h-) Kullanılabilirlik Testi: Bu test türü, yazılım sisteminin kullanım kolaylığını ve kullanıcı arayüzü tasarımını değerlendirir.

i-) Uyumluluk Testi: Bu test türü, yazılım sisteminin farklı ortamlarda ve farklı donanım ve yazılım yapılandırmalarıyla doğru çalışıp çalışmadığını kontrol eder.

Kara kutu testi süreci tipik olarak aşağıdaki adımları içerir:

j-) Test Planlama: Bu aşamada, test ekibi test stratejisini ve yaklaşımını tanımlar, test hedeflerini ve kapsamını belirler ve test ortamını ve test verisi gereksinimlerini belirler.

k-) Test Tasarımı: Bu aşamada test ekibi, test edilen yazılım sisteminin gereksinimlerine ve özelliklerine göre test senaryoları ve test senaryoları oluşturur.

l-) Test Yürütme: Bu aşamada, test ekibi test durumlarını yürütür ve sonuçları kaydeder. Test sırasında bulunan herhangi bir kusur veya sorun, çözüm için geliştirme ekibine bildirilir.

m-) Test Raporlaması: Bu aşamada, test ekibi test sürecinin sonuçlarını özetleyen raporlar oluşturur. Bu raporlar, yazılım sisteminin kalitesi ve sistem üretime geçmeden önce ele alınması gereken sorunlar hakkında fikir verir.

Sonuç olarak, kara kutu testi, yazılım sisteminin doğru şekilde çalışmasını ve belirtilen gereksinimleri karşılamasını sağlayan, yazılım geliştirmenin kritik bir bileşenidir. Kara kutu testi, yazılımın harici davranışına ve işlevselliğine odaklanarak, sistem üretime geçmeden önce sorunların belirlenmesine ve çözülmesine yardımcı olur. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla kara kutu testi, yazılım sistemlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmanın etkili bir yolu olabilir.

4-) Yük Testi: Yük testi, stres veya ağır yük altında performansını değerlendirmek için bir yazılım uygulamasında veya sistemde yüksek hacimli kullanıcı etkinliğinin simüle edilmesini içeren yazılım testinde önemli bir süreçtir. Yük testinin amacı, uygulamanın veya sistemin kapasite sınırlarını belirlemek ve beklenen kullanıcı yükü altında en iyi şekilde çalışmasını sağlamaktır.

Yük testi, test edilen uygulamanın veya sistemin yanıt süresini, verimi ve kaynak kullanımını ölçmeye odaklanan bir tür performans testidir. Süreç, uygulamanın veya sistemin beklenen kullanımını temsil eden simüle edilmiş bir iş yükü oluşturmayı ve bu yüke nasıl tepki verdiğini gözlemlemeyi içerir.

Yük testinin birincil hedefleri şunları içerir:

a-) Test edilen uygulamanın veya sistemin maksimum kapasitesini belirleme: Yük testi, uygulama veya sistemin yavaşlamaya veya arızalanmaya başlamadan önce işleyebileceği maksimum kullanıcı, işlem veya istek sayısını belirlemeye yardımcı olur.

b-) Uygulamanın veya sistemin stres altında performansını değerlendirme: Yük testi, yoğun trafik veya ani kullanım gibi stres koşullarında uygulamanın veya sistemin performansını değerlendirmeye yardımcı olur.

c-) Performans darboğazlarını belirleme ve çözme: Yük testi, uygulama veya sistemin performansını etkileyebilecek yavaş veritabanı sorguları veya ağ gecikmesi gibi performans darboğazlarını belirlemeye ve çözmeye yardımcı olur.

d-) Uygulama veya sistemin gerekli performans kriterlerini karşılamasını sağlama: Yük testi, uygulamanın veya sistemin beklenen kullanıcı yükleri altında yanıt süresi, aktarım hızı ve kaynak kullanımı gibi gerekli performans kriterlerini karşılamasını sağlamaya yardımcı olur.

Bir uygulama veya sistem üzerinde gerçekleştirilebilecek farklı yük testi türleri vardır. Bunlar şunları içerir:

e-) Stres Testi: Bu tür yük testi, kırılma noktasını belirlemek için uygulamanın veya sistemin aşırı ağır yükler altında test edilmesini içerir.

f-) Dayanıklılık Testi: Bu tür yük testi, uzun bir süre boyunca performansını belirlemek için uygulamanın veya sistemin sürekli bir yük altında test edilmesini içerir.

g-) Spike Testi: Bu tür yük testi, trafik ani artışları sırasında performansını belirlemek için uygulamanın veya sistemin ani trafik artışları altında test edilmesini içerir.

h-) Hacim Testi: Bu tür yük testi, yüksek veri yükleri altında performansını belirlemek için uygulamanın veya sistemin yüksek hacimli veriler altında test edilmesini içerir.

Yük testi süreci tipik olarak aşağıdaki adımları içerir:

i-) Planlama: Bu aşamada, test ekibi test stratejisini tanımlar, test hedeflerini ve kapsamını belirler ve test ortamını ve test verisi gereksinimlerini belirler.

j-) Test Tasarımı: Bu aşamada test ekibi, test edilen yazılım sisteminin gereksinimlerine ve özelliklerine göre test senaryoları ve test senaryoları oluşturur.

k-) Test Yürütme: Bu aşamada, test ekibi test durumlarını yürütür ve sonuçları kaydeder. Test sırasında bulunan herhangi bir kusur veya sorun, çözüm için geliştirme ekibine bildirilir.

l-) Test Analizi: Bu aşamada, test ekibi test sonuçlarını analiz eder ve performans darboğazlarını ve iyileştirme alanlarını belirler.

m-) Test Raporlaması: Bu aşamada, test ekibi test sürecinin sonuçlarını özetleyen raporlar oluşturur. Bu raporlar, yazılım sisteminin kalitesi ve sistem üretime geçmeden önce ele alınması gereken sorunlar hakkında fikir verir.

Sonuç olarak, yük testi, yazılım testinde uygulamanın veya sistemin beklenen kullanıcı yükleri altında en iyi şekilde çalışmasını sağlayan kritik bir süreçtir. Yük testi, yüksek hacimli kullanıcı etkinliğini simüle ederek performans darboğazlarını belirlemeye ve uygulama veya sistemin gerekli performans kriterlerini karşılamasını sağlamaya yardımcı olur. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla yük testi, yazılım sistemlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmanın etkili bir yolu olabilir.

5-) Kullanıcı Kabul Testi: Kullanıcı kabul testi (UAT), bir yazılım uygulamasının veya sistemin son kullanıcıların veya paydaşların gereksinimlerini karşıladığını doğrulamayı içeren bir tür yazılım testidir. UAT’nin amacı, yazılım sisteminin amaca uygun olmasını ve kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamasını sağlamaktır.

Kullanıcı kabul testi, genellikle sistem işlevsel test ve regresyon testinden geçtikten sonra gerçekleştirilir. İşlevsel test, sistemin amaçlandığı gibi çalışmasını sağlarken, regresyon testi, sistemdeki değişikliklerin yeni hatalara veya sorunlara yol açmamasını sağlar. UAT, sistem üretime geçmeden önceki son test aşamasıdır.

Kullanıcı kabul testinin birincil hedefleri şunları içerir:

a-) Yazılım sisteminin iş gereksinimlerini karşıladığının doğrulanması: UAT, yazılım sisteminin proje kapsamı ve gereksinim belgelerinde tanımlandığı şekilde iş gereksinimlerini karşılamasını sağlamaya yardımcı olur.

b-) Yazılım sisteminin kullanılabilirliğini değerlendirme: UAT, yazılım sisteminin kullanım kolaylığını, gezinmeyi ve genel kullanıcı deneyimini değerlendirmeye yardımcı olur.

c-) Önceki test aşamalarında keşfedilmemiş kusurları veya sorunları belirleme: UAT, fonksiyonel test veya regresyon testi sırasında keşfedilmemiş kusurları veya sorunları belirlemeye yardımcı olur.

d-) Yazılım sisteminin üretime sunulmaya hazır olmasının sağlanması: UAT, yazılım sisteminin kararlı ve güvenilir ve üretime sunulmaya hazır olmasını sağlamaya yardımcı olur.

UAT süreci tipik olarak aşağıdaki adımları içerir:

e-) Planlama: Bu aşamada, test ekibi UAT stratejisini tanımlar, test senaryolarını ve test senaryolarını belirler ve test ortamını ve test verisi gereksinimlerini belirler.

f-) Test Tasarımı: Bu aşamada test ekibi, test edilen yazılım sisteminin gereksinimlerine ve özelliklerine göre test senaryoları ve test senaryoları oluşturur.

g-) Test Yürütme: Bu aşamada, son kullanıcılar veya paydaşlar test senaryolarını yürütür ve yazılım sisteminin kullanılabilirliği, işlevselliği ve genel kullanıcı deneyimi hakkında geri bildirim sağlar.

h-) Test Analizi: Bu aşamada, test ekibi test sonuçlarını analiz eder ve yazılım sistemi üretime geçmeden önce ele alınması gereken kusurları veya sorunları belirler.

i-) Test Raporlaması: Bu aşamada, test ekibi UAT sürecinin sonuçlarını özetleyen raporlar oluşturur. Bu raporlar, yazılım sisteminin kalitesi ve sistem üretime geçmeden önce ele alınması gereken sorunlar hakkında fikir verir.

Bir yazılım sisteminde gerçekleştirilebilecek farklı kullanıcı kabul testi türleri vardır. Bunlar şunları içerir:

j-) Alfa Testi: Bu tür UAT, yazılım sisteminin belirli bir son kullanıcı veya paydaş grubu tarafından kontrollü bir ortamda test edilmesini içerir.

k-) Beta Testi: Bu tür UAT, geri bildirim toplamak ve kusurları veya sorunları belirlemek için yazılım sisteminin daha geniş bir son kullanıcı veya paydaş kitlesine sunulmasını içerir.

l-) Sözleşme Kabul Testi: Bu tür UAT, yazılım sisteminin satıcı ile müşteri arasında üzerinde anlaşmaya varılan sözleşme hüküm ve koşullarına göre test edilmesini içerir.

m-) Düzenleyici Kabul Testi: Bu tip UAT, yazılım sisteminin düzenleyici gereksinimlere ve standartlara göre test edilmesini içerir.

Sonuç olarak, kullanıcı kabul testi, yazılım sisteminin iş gereksinimlerini karşılamasını ve amaca uygun olmasını sağlayan yazılım testinde kritik bir süreçtir. UAT, son kullanıcıları veya paydaşları test sürecine dahil ederek, fonksiyonel test veya regresyon testi sırasında keşfedilmemiş olabilecek kullanılabilirlik ve işlevsellik sorunlarının belirlenmesine yardımcı olur. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla UAT, yazılım sistemlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmanın etkili bir yolu olabilir.


6-) Ölçeklendirilebilirlik testi: Ölçeklenebilirlik testi, bir sistemin kabul edilebilir performans düzeylerini korurken artan miktarda iş yükü ve trafiği yönetme yeteneğini değerlendirmek için tasarlanmış bir tür yazılım testidir. Ölçeklenebilirlik testinin amacı, bir sistemin performansta herhangi bir bozulma yaşamadan işleyebileceği maksimum kullanıcı veya işlem sayısını belirlemektir.

Ölçeklenebilirlik testi, özellikle yüksek hacimli trafik ve verileri işlemesi gereken büyük ölçekli yazılım uygulamaları için yazılım testinin kritik bir bileşenidir. Bu tür testler, bir sistemin performansını veya kararlılığını olumsuz yönde etkilemeden, gerektiğinde ölçeği büyütüp küçültebilmesini sağlamaya yardımcı olur.

Ölçeklenebilirlik testinin birincil hedefleri şunları içerir:

a-) Sistemin artan iş yüküyle başa çıkma becerisini ölçme: Ölçeklenebilirlik testi, kullanıcı veya işlem sayısını kademeli olarak artırarak ve sistemin performansını izleyerek, sistemin artan iş yükünü yönetme becerisini ölçmeye yardımcı olur.

b-) Performans darboğazlarını belirleme: Ölçeklenebilirlik testi, sistemin artan iş yükünü yönetme yeteneğini sınırlayabilen CPU veya bellek kısıtlamaları gibi performans darboğazlarını belirlemeye yardımcı olur.

c-) Sistem performansını farklı senaryolar altında değerlendirme: Ölçeklenebilirlik testi, tepe yükler, trafik patlamaları veya zaman içinde sürekli yükler gibi farklı senaryolar altında sistem performansının değerlendirilmesine yardımcı olur.

d-) Sistemin maksimum kapasitesini belirleme: Ölçeklenebilirlik testi, sistemin maksimum kapasitesini veya sistemin performansını olumsuz etkilemeden işleyebileceği maksimum kullanıcı veya işlem sayısını belirlemeye yardımcı olur.

Ölçeklenebilirlik testi süreci genellikle aşağıdaki adımları içerir:

e-) Planlama: Bu aşamada, test ekibi ölçeklenebilirlik testi stratejisini tanımlar, ölçülecek performans metriklerini belirler ve test ortamını ve test verisi gereksinimlerini belirler.

f-) Test Tasarımı: Bu aşamada test ekibi, farklı düzeylerde iş yükü ve trafiği simüle eden ve beklenen performans metriklerini tanımlayan test senaryoları ve test senaryoları oluşturur.

g-) Test Yürütme: Bu aşamada, test ekibi test senaryolarını yürütür ve farklı iş yükü ve trafik seviyeleri altında sistemin performansını izler.

h-) Test Analizi: Bu aşamada, test ekibi test sonuçlarını analiz eder ve sistem üretime geçmeden önce ele alınması gereken performans darboğazlarını veya sorunlarını belirler.

i-) Test Raporlaması: Bu aşamada test ekibi, ölçeklenebilirlik testi sürecinin sonuçlarını özetleyen raporlar oluşturur. Bu raporlar, farklı iş yükü senaryoları altında sistemin performansına ilişkin öngörüler sağlar ve ele alınması gereken performans darboğazlarını tanımlar.

Bir sistemde gerçekleştirilebilecek farklı ölçeklenebilirlik testi türleri vardır. Bunlar şunları içerir:

j-) Dikey Ölçeklenebilirlik Testi: Bu test türü, artan iş yükünün üstesinden gelmek için CPU veya belleği artırmak gibi tek bir sunucuya daha fazla kaynak eklemeyi içerir.

k-) Yatay Ölçeklenebilirlik Testi: Bu test türü, birden çok sunucu arasında yük dengeleme gibi artan iş yükünün üstesinden gelmek için bir sisteme daha fazla sunucu eklemeyi içerir.

l-) Bulut Ölçeklenebilirlik Testi: Bu test türü, bir sistemin Amazon Web Services (AWS) veya Microsoft Azure gibi bulut tabanlı kaynakları kullanarak ölçeği yukarı veya aşağı ölçeklendirerek artan iş yükünü kaldırabilme becerisinin test edilmesini içerir.

m-) Ağ Ölçeklendirilebilirlik Testi: Bu test türü, ağ altyapısını ve kapasitesini test ederek bir sistemin artan iş yükünü kaldırabilme becerisini test etmeyi içerir.

Sonuç olarak, ölçeklenebilirlik testi, bir sistemin performansını veya kararlılığını olumsuz etkilemeden artan iş yükünü ve trafiği kaldırabilmesini sağlamaya yardımcı olan, yazılım testinin kritik bir bileşenidir. Kullanıcı veya işlem sayısını kademeli olarak artıran ölçeklenebilirlik testi, performans darboğazlarını belirlemeye ve sistemin maksimum kapasitesini belirlemeye yardımcı olur. Doğru araçlar ve en iyi uygulamalarla ölçeklenebilirlik testi, yazılım sistemlerinin kalitesini ve güvenilirliğini artırmanın etkili bir yolu olabilir.

Test sıralama görseli:

Yorum Yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir